Elbette Olur..
Nitekim halen yüzlerce helikopter pilotu muhtelif havayollarında boeing, airbus vb. yolcu uçaklarını kaptan veya yardımcı pilot olarak uçurmaktadırlar. Peki mevcut durum helikopter pilotlarının her zaman airline pilotluğunu çok iyi yapabilecekleri anlamına gelir mi?
Nasıl ki, binlerce saat tek ve çift motorlu küçük uçaklarla uçan bir pilotun veya binlerce saat savaş uçakları ile (jet uçağı) uçan bir pilotun veya binlerce saat savaş uçaklarında silah sistem oparatörü olarak uçan bir pilotun veya bir uçuş simülatör mühendisinin veya bir gıda mühendisinin veya bir uçak mühendisinin veya bir pilotun işletme mezunu 200 saatlik uçuş eğitimi almış evladının, ÇOK İYİ AIRLINE PİLOTU OLAMAYABİLECEĞİ GİBİ helikopter pilotlarından da çok iyi airline pilotu çıkmayabilir.
1. Pilotluk istidat (yatkınlık) işidir. Bu nedenle silahlı kuvvetlerde uçuş eğitimi alacak kişi bir ön uçuş safhasından geçerek uygun gelişme gösteremediği takdirde uçuştan ayrılır. Hatta uçuş eğitimini devam eden zorlu safhalarında da yine yetersizlik gösterirse uçuş eğitimine devam edemez. Yine uçuş hayatı boyunca sağlığına, uçuş disiplinine, uçuş kurallarına dikkat etmeyen pilotların gereğinde uçuş brövesi alınarak uçuştan ayırılması sözkonusudur. Sivil uçuş okullarında ticari kazanç ta söz konusu olduğundan sağlıklı bir pilot adayı seçiminden söz edilemez. Bu eğitimi alanların hepsinin yeterli olmadığı anlamına da gelmez. Sonuçta yetenek gizlidir ve bir şekilde açığa çıkarılmalıdır. Bu işte yetenek eksikliği meslekten emekli olana kadar bir şekilde kendini her zaman gösterecektir.
2. Pilotlar temel pilotaj eğitimlerinde aynı nazari (bilgi) eğitimi alırlar. Daha sonra ise uçtukları uçak tipine ve uçuş özelliklerine göre eğitimlerinde farklılaşmalar ve ihtisaslaşmalar olur. Örneğin bir helikopter pilotu haritadan araziyi takip ederek seyrüsefer yapmada derinleşirken, çift motorlu ticari uçak pilotu 20.000 ile 30.000 feet arasındaki meteorolojik olayların piri olmak durumundadır. Bir airline pilotu ise hemen her konuda derinlemesine bilgili olmalıdır ki buna uluslararası hukuk prosedürleri de dahildir.
3. Ağaç yaşken eğilir sözünden hareketle, temel pilotaj eğitimini erken yaşlarda almış bir pilotun, iyi bir eğitimle çok değişik kategorilerdeki hava araçlarına kolaylıkla intibak edeceğini söyleyebilirim. Helikopter pilotları da bu noktadan hareketle mümkün olan en erken yaşlarda airline eğitimi aldıkları takdirde gayet başarılı olacaklardır. Bu yaş kaç olmalıdır konusu ayrı bir çalışma hususudur ki bence 25-35 arası olmalıdır.
4. Uzun yıllar helikopterle uçmuş, alet uçuşundan, yüksek seviye meteoroloji hadiselerinden, uluslararası uçuş kolaylık ve prosedürlerinden, İngilizce havacılık frezyolojisinden nisbeten uzak kalmış bir helikopter pilotunun, bu açığı kapatması uygun bir eğitim dönemiyle mümkündür. Kaldı ki yeni nesil helikopterlerin kabiliyetlerinin artması, bazen havayolu uçaklarından da gelişmiş seyrüsefer cihazlarına sahip olması, bir çok helikopter pilotunun yurt dışında eğitim-görev-kurs-tatbikat maksatlı uçuşlara katılması yukarıda bahsi geçen açığı her geçen gün kapatmaktadır.
5. Pilotaj tekniği açısından daha yumuşak kumanda verme alışkanlığı her zaman airline pilotluğuna geçişte helikopter pilotuna avantaj sağlamaktadır. Ayrıca iyi bir pantolon hissinin, helikopter pilotlarının ortak özelliği olduğu da bilinmektedir.
6. Bir airline uçağının uçurulmasında, uçuş öncesi brifing, uçağın emniyeti, sistem bilgisi, sistemlerin kontrolu, performansının uygun planlanması, emercensilere hakimiyet, durumsal dikkat (SA), uygun frezyoloji kullanımı, prosedür bilgisi çok önemlidir. Fakat kanımca en önemli şey CRM olarak bilinen mürettebat ve kaynak yönetimidir. Çünkü airline uçakları multi-crew yani çok pilotla uçurulması gereken uçaklardır. CRM zincirindeki zayıf halkanın uçuşun en kritik zamanında kopması bir çok kazaya sebep olmuştur. Helikopterlerde de iki pilotla uçuş birçok emercensinin gereğidir. Yani çok mürettebatlı uçuş tecrübeleri yüksektir.
7. Ülkemizdeki ekonomik koşullar, her pilot için airline pilotluğunu cazip kılmaktadır. Bu durumda binlerce saat uçuşu olan helikopter pilotlarının, 200 saatlik CPL sahibi pilotun airline pilotu olmasından daha avantajlı oldukları düşünülmelidir.
SONUÇ:
1. Mümkün olsa da her pilot eğitiminin başlangıcında planör ve devamında tek motorlu, tandem (arkalı-önlü) uçaklarla eğitime başlasa,
2. Daha sonra helikoptere de intibak etse ve hatta boş zamanlarında ultralight, balon uçuşu deneyimi yaşasa,
3. Sonra asli hava aracını seçip, ihtisasını bu hava aracıyla ömrünün sonuna kadar kimseye ekonomik olarak muhtaç olmadan tamamlasa,
4. Silahlı kuvvetlerinin kendi uçuş okullarında seçim ve eğitim aşamasında gösterdiği titizliği sivil uçuş okulları da gösterse,
5. Sivil uçuş okullarında öğretmenlik ekonomik olarak daha cazip olsa da herkes illa line pilotluğuna meyletmese,
6. Helikopter pilotları airline’a geçmek istediklerinde bir ara geçiş uçak tipinde bir müddet uçsalar,
7. Airline pilotu olacak pilot, eğitiminin başından beri bu hedefe göre yetiştirilse ve yılların tecrübesi tedricen bu hedefe ulaşırken oluşsa,
8. Aslında hepimizin aynı uçağın içinde olduğunu anlasak.
Emniyetli ve güleryüzlü uçuşlar dilerim.
0 yorum:
Yorum Gönder